
Türkiye'de 29 Temmuz'dan bu yana açıklanan günlük COVID-19 verilerinde test sonucu pozitif çıkan herkesin değil, sadece semptom gösteren hastaların sayılarının açıklandığı ortaya çıktı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Çarşamba günkü basın toplantısında yaptığı açıklama sonrası sosyal medya platformlarında binlerce kişi, "Vaka sayısı kaç?" diye sordu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, turkuaz tablo üzerinde 29 Temmuz tarihine kadar paylaşılan "vaka sayısı" ifadesiyle, o tarihten sonra tabloda yerini alan "hasta sayısı" ifadesinin aynı şeyi karşılamadığını açıkladı.
Fahrettin Koca, "Test sonucu pozitif çıkanların her biri bir vakadır. Bunların büyük kısmı belirti göstermeyen taşıyıcılardır. Kalan kısmı ise hastalık bulgusu olup tedavi altına alınan hastalardır. Bir kısmını evde, önemli bir kısmını da hastanede takip ve tedavi ediyoruz. Hastanede tedavi altına aldıklarımızı ayrıca yatan hasta olarak raporluyoruz" dedi.
Koca'nın açıklaması kamuoyunda pek çok tartışmayı beraberinde getirdi.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ise teyitli Covid-19 vakalarını "Klinik işaret ve semptomlardan bağımsız olarak, Covid-19 enfeksiyonu taşıdığı laboratuvar sonuçlarıyla teyit edilmiş kişiler" olarak tanımlıyor.
'Tablolarda vaka ve hasta sayısının eş anlamlı kullanıldığı sanıyordum'
BBC'ye konuşan, Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, "Ben vaka sayısı ve hasta sayısı ifadesinin eş anlamlı olarak kullanıldığını sanıyordum. Meğer başka bir anlamla kullanılıyormuş. Benim de bilgim yoktu" diyor.
Öztürk, bakanlığın vaka sayısı yerine hasta sayısı paylaşmaya başladığı gün ikisi arasındaki ayrımında da açıklanmış olması gerektiği görüşünde:
"Hastanede yatsa da yatmasa da PCR pozitif olanların hepsini vaka olarak tanımlanır. Vaka, olgu, hasta… Bunlar pratikte aşağı yukarı eş anlamlı kullanılır. Vaka sayısı yerine hasta sayısı ifadesinin kullanıldığı ilk gün, halk sağlığı grubunda yer alan arkadaşlarımızdan bazıları bu ayrıma dikkat çekti ve ikisinin farklı olabileceğini söyledi. Ben açıkçası arkadaşlarımız çok evhamlı olduğunu düşünmüştüm çünkü arada bir fark olmadığını sanıyordum."
"Halk sağlığı grubu olarak dahil olmadığımız bir toplantıda bu uygulama değişikliği konuşulmuş olabilir ancak hem bizlerin hem de kamuoyunun o tarihten itibaren bilgilendirilmesi gerekiyordu. Pozitiflerin hepsinin hasta olarak değerlendirilmediği baştan açıklansaydı bu karışıklık yaşanmazdı. Bunu bilmek benim de vatandaşın da hakkıdır."
Yorum Yazın